Üniversitemiz Tıp Fakültesi Bilimsel Araştırma Topluluğu ve Tıp Fakültesi Kan ve Organ Bağışı Topluluğu iş birliği ile düzenlenen “Efsane Hocadan Efsane Tüyolar Prof. Dr. Mehmet Haberal” konulu konferansta Türkiye’de ilk organ naklini gerçekleştiren organ nakli konusunda çalışmaları ile dünyada saygın bir yeri olan Başkent Üniversitesinin Kurucusu ve Yönetim Üst Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Haberal, Üniversitemiz Tıp Fakültesi öğretim elemanları ve öğrencileri ile bir araya geldi.

Üniversitemiz Tıp Fakültesi Prof. Dr. Enver Hasanoğlu Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Musa Yıldız, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Dalgıç, öğretim elemanları ve öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan konferansın açılışında konuşma yapan Üniversitemiz Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Dalgıç, katılımından dolayı Prof. Dr. Mehmet Haberal’a teşekkür etti. Prof. Dr. Aydın Dalgıç sunum eşliğinde Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın mesleki hayatı, karaciğer ve böbrek nakli alanındaki bilimsel çalışmaları, sağlık alanında ülkemizde ve dünyada kurucusu ve üyesi olduğu sağlık örgütleri ve organizasyonlar, eğitim kurumları, aldığı ödüller hakkında bilgi vererek şu ifadeleri kullandı: “Prof. Dr. Mehmet Haberal, 3 Kasım 1975 tarihinde Türkiye’deki ilk organ naklini yaparak sadece ülkemizde değil dünyada da sayısız hastanın sağlığına kavuşmasına katkıda bulunmuştur.  Prof. Dr. Mehmet Haberal hocamız, kurduğu ulusal ve uluslararası organ nakli dernekleri ile Orta Doğu’da ve Orta Asya’da organ nakli tedavisine ulaşma imkânı olmayan pek çok hastayı uluslararası sisteme dahil ederek sağlık hizmeti almasını sağladı. 44 uluslararası ödül, 4000 civarında organ nakli ameliyatı, 2000’den fazla bilimsel makale, ikisi İngilizce 6 kitap kaleme alan Prof. Dr. Mehmet Haberal bilimsel bilgi, mesleki etik ve tecrübeleriyle yurtiçinde ve yurtdışında yetiştirdiği öğrencileri ile Tıp dünyasının duayenleri arasında saygın bir yer edinmiştir. Burada davetimizi kabul ettiği için kendilerine tekrar şükranlarımı sunar, bu programın düzenlemesine emeği bulunan herkese teşekkür ederim.”

Prof. Dr. Mehmet Haberal konuşmasında, esas efsanenin bu ülke olduğunu belirterek sözlerine başladı: “Esas efsane bu ülkeyi kuran Atatürk’tür, aziz şehitlerimizdir. Bu toplantıyı gerçekleştiriyorsak canları pahasına kurdukları bu efsane ülke sayesindedir. Bu makamlarda oturup devleti yönetenler bu ülke var olduğu için yönetebiliyorlar. Biz sadece görevimizi yapıyoruz, önemli olan bu ülkenin varlığıdır.

Toplumların üç omurga kemiği vardır, sağlık, eğitim ve adalet. Adalet yüce Allah’ın emridir, sağlık ve eğitim bizim işimizdir. Biz sağlıkçılar ülkemizin insanlarını başka ülkelere muhtaç etmiyoruz. Ha keza Orta Doğu ve Orta Asya ülkelerini de aynı şekilde. Bunu gittiğim her konferansta dile getiriyorum. Bizim işimiz bu, mümkün olmayanı mümkün kıldık.”

Özellikle genç Tıpçı arkadaşlara seslenen Prof. Dr. Mehmet Haberal, “Ülkemiz yokluklar içinde kuruldu. Tarihimize bilmezsek geleceğimize katkı sağlayamayız. Yedi düvele rağmen biz hala buradayız. Zaten olan bitende esas amaç, bizim hevesimizi, heyecanımızı söndürerek ortalığın kendilerine kalmasını sağlamaktır. Hekimlik usta çırak ilişkisidir. İyi usta olmak istiyorsanız iyi çırak olacaksınız. Araştırma çok önemli, benim Hacettepe’de ayak basmadığım ameliyathane yoktu. Sağlıkta ve eğitimde siyaset, ticaret olmaz. Esas önemli faktör insandır. Ülkemizde yapılamayacak çok az şey var, elin insanının bize hiçbir faydası olmaz. Atatürk’ün dediği üzere ‘Bizim başka milletlerden hiçbir eksiğimiz yok.’ 3 Kasım 1975’te açılan kapı ile ülkemiz dünyanın en tepesindedir artık. Dünyanın neresinde yapılırsa yapılsın biz ülkemizde aynısını hatta daha iyisini yapıyoruz” ifadelerini kullandı.  

Prof. Dr. Mehmet Haberal konuşmasının devamında yöneltilen soruları cevaplayarak eğitim hayatı, akademik hayatı ve çalışmaları, mesleki tecrübelerini ve anılarını öğrencilerle paylaştı: “İnsanlarımızın bize olan güveni çok önemli, genel cerrahi aslında son çaredir, yapılabilecek her şey yapıldıktan sonra hasta bize gelir ve elimizden geleni yaparak müdahale ederiz. Hasta çok ama organ yok, dünyanın her tarafında yasalara rağmen bu konuda sıkıntılar devam ediyor.”

Prof. Dr. Mehmet Haberal konuşmasının sonunda, “Öğrencilerime, asistanlarıma öğrendiğim her şeyi, doğruyu göstermek benim görevimdir. Organ bağısı çok önemli, insanlara yeniden bir hayat bağışlıyorsunuz. Bu konudaki hassasiyetleri için Rektör Hocamız Prof. Dr. Musa Yıldız’a çok teşekkür ederim” dedi.

Konferansın ardından Rektörümüz Prof. Dr. Musa Yıldız, Üniversitemizin ağaçlandırma çalışmaları kapsamında Prof. Dr. Mehmet Haberal adına dikilmiş fidan sertifikasını kendisine takdim etti. Program, günün anısına hatıra fotoğrafı çekilmesi ile sona erdi.